Atatürk, her alanda olduğu gibi sporda da bilim yolundan ayrılmamayı tavsiye ederken, sporun üzerinde ısrarla durmuş ve ona yeni bir benlik kazandırmıştır. “Müspet bilimlerin temellerine dayanan, güzel sanatları seven, fikir terbiyesinde olduğu kadar, beden terbiyesinde de kabiliyeti artmış ve yükselmiş olan erdemli, kuvvetli bir nesil yetiştirmek ana siyasetimizin açık dileğidir” sözleriyle de bunu kanıtlamıştır.
Atatürk dönemi spor politikası incelendiğinde, onun konuya bugünkü manâda baktığı, ancak o günün imkan ve şartları ile ülke yönetimi doğrultusunda olaya devletçi bir yaklaşım gösterdiği anlaşılmaktadır.
Sporda başarılı olmak için bütün milletçe sporun niteliği ve değeri anlaşılmış olmak ve ona kalpten sevgiyle bağlanmak ve onu vatan görevi saymak gerekir.
Ben Türk gençliğinin spor yaparak güçlü olmasını isterim.
Muvaffak olmak için her türlü yardımdan ziyade bütün milletçe sporun mahiyeti, kıymeti anlaşılmak ve ona kalpten sevgi göstermek, onu vatanî vazife sayma lâzımdır.
Her çeşit spor faaliyetlerini, Türk gençliğinin millî terbiyesinin ana unsurlarından saymak lâzımdır.
Bir toplum yalnız spor ile rengini ve kuvvetini değiştiremez.
Orada hâkim olan sıhhî, sosyal, medenî birçok gerek ve şartların teminine yönelen teşebbüs ve tedbirlerin uygulanması lâzımdır.
Spor yalnız beden kabiliyetinin bir üstünlüğü sayılmaz.
İdrak ve ahlâk da bu işe yardım eder.
Türk sosyal bünyesinde spor hareketlerini düzenlemekle görevli olanlar, Türk çocuklarının spor hayatını yüceltmeyi düşünürken sadece gösteriş için herhangi bir yarışmada kazanmak azmiyle spor çizmezler.
Her çeşit spor faaliyetini Türk gençliğinin milli terbiyesinin ana unsurlarından saymak lâzımdır.
Türk milleti anadan doğma sporcudur.
Henüz yürümeye başlayan köy çocuklarını bile harman yerinde güreşirken görürsünüz.
Türk çocuklarına sporun bu günkü tekniğini öğretmek ve bunların bir kısmını bazı törenlerde ve bayramlarda dekor ortaya koymak gerekir.
Müspet bilimlerin temellerine dayanan, güzel sanatları seven, fikir terbiyesinde olduğu kadar beden terbiyesinde de kabiliyeti artmış ve yükselmiş olan erdemli, kuvvetli bir nesil yetiştirmek ana siyasetimizin açık delilidir.
Her boy ölçüşmede arkalarında Türk Milletinin bulunduğu ve Millet şerefini düşünmelerini Türk sporcularına meslek düsturu olarak kaydediyorum.
Sporda başarılı olmak için bütün milletçe sporun niteliği ve değeri anlaşılmış olmak ve ona kalpten sevgiyle bağlanmak ve onu vatan görevi saymak gerekir.
Spor bir milletin gençlerinin o ülkeyi ayakta tutmasını sağlar.